Derin Boyun Kasları, Kranial Sinirler ve Dolaşım Sistemi:Boyun Ve Kulak Çınlaması İlişkisi

Derin Boyun Kasları, Kranial Sinirler ve Dolaşım Sistemi:Boyun Ve Kulak Çınlaması İlişkisi
Blog Yazısı – Physio AI

Hareket Analizi ve Kişiselleştirilmiş Değerlendirme

**Physio AI**, yapay zeka destekli analiz yöntemleriyle hareketlerinizi değerlendirir ve kişiselleştirilmiş öneriler sunar. Bilimsel verilere dayalı geri bildirimlerle sürecinizi daha bilinçli yönetebilirsiniz.

**Hareket analizinizin detaylarını görmek ve gelişiminizi takip etmek için aşağıdaki butona tıklayın.** **Physio AI’nin sağladığı akıllı analizleri keşfedin!**

Physio AI’yi Keşfet

Boyun ve kulak çınlaması ilişkisi

Giriş Bölümü:

Kulak çınlaması (tinnitus), iç kulakta ya da işitme sisteminde meydana gelen nörolojik veya dolaşımsal faktörlerden kaynaklanan karmaşık bir durumdur. Araştırmalar,servikal bölge,derin boyun kasları,kranial sinirler,arteriyel ve lenfatik dolaşımileservikal ganglionlarıntinnitus gelişiminde rol oynayabileceğini göstermektedir.

Bu makalede, boyun kasları ile kranial sinir bağlantılarından, atlas-aksis kompleksinin biyomekanik etkilerine, arteriyel ve lenfatik dolaşımdan tinnitus mekanizmalarına kadar geniş bir perspektifte bu ilişkiyi ele alacağız.

1. Derin Boyun Kasları ve Kranial Sinir Bağlantıları

Üst servikal sinirler ve trigeminal bağlantı

Boyun bölgesindeki derin yapılarla kafa sinirleri arasında önemli nörolojik bağlantılar vardır. Örneğin, servikojenik baş ağrısının temel mekanizması, üst servikal sinirlerden gelen duyusal sinyallerin beyin sapındaki trigeminosevikal çekirdekte kraniyal sinir V (n. trigeminus) ile konverjans yapmasıdır[ 1]. Bu bağlantı, boyun kasları veya eklemlerinden kaynaklanan ağrının kafa/ yüz bölgesinde hissedilmesini açıklamaktadır. Kötü boyun duruşu veya boyun yapılarındaki bası ile tetiklenen baş ağrılarının, trigeminal sinir yoluna bu yolla yansıdığı gösterilmiştir[ 2]

Propriyoseptif reseptör yoğunluğu ve vestibüler sistem

Derin boyun kasları, özellikle üst servikal bölgede kafa tabanına yakınsuboksipital kaslar, çok zengin propriyoseptif reseptörler içerir. İnsanlardam. rectus capitis posteriormajör ve minör gibi kaslarda gram başına >50 iğcik (kas iğciği) bulunmuştur; bu yoğunluk, ince motor kontrol ve hassas pozisyon duyusu için özelleştiklerini gösterir [3]. Nitekim suboksipital kasların iğcik yoğunluğu, daha yüzeyel boyun kaslarına (splenius capitis, semispinalis capitis, trapezius vb.) göre anlamlı derecede yüksektir . Bu anatomik özellik, derin boyun kaslarından gelen propriyoseptif girdilerin vestibüler ve okülomotor sistemlerle etkileşerek denge ve göz hareketlerini desteklediğini düşündürmektedir. Ayrıca, üst servikal kasların dura mater ile “myodural köprü” bağlantıları olduğuna dair bulgular, kafa içi yapılarla mekanik bir etkileşim olabileceğini göstermektedir (bu alandaki araştırmalar halen devam etmektedir).

Kranial sinir XI’in rolü: Servikal hareket ve postür ilişkisi

Bazı derin boyun kaslarının innervasyonu doğrudan kranial sinirlerle sağlanır. Örneğinn. aksesuaris(XI. kraniyal sinir), boyun hareketleri için kritik olanm. sternokleidomastoideusvem. trapeziuskaslarını innerve eder ve böylece boyun kaslarının kontrolünde doğrudan rol oynar [4]. Bu sinir, üst 5-6 servikal medulla segmentlerinden çıkan bir spinal kök ile beyin sapından çıkan kranial kökün birleşiminden oluşur ve ilgili kaslara motor impulslar göndererek başın dönme, eğilme hareketlerini sağlar. Sonuç olarak, derin boyun kasları ile kranial sinir sisteminin etkileşimi hem refleks yollar (örn. trigeminal çekirdek konverjansı) hem de doğrudan innervasyon şeklinde gerçekleşmekte; bu da boyun kaynaklı problemlerin kafa bölgesine yansımasına zemin hazırlamaktadır.

2. Atlas ve Aksis Vertebralarının Boyun Kaslarına Etkileri

Suboksipital kas disfonksiyonu ve servikal biyomekanik

Atlas (C1) ve aksis (C2) vertebraları, başın hareketliliğinde kilit rol oynarken bu segmentteki kaslarla da karşılıklı etkileşim içindedir. 2023 tarihli bir sonlu-eleman modelleme çalışması,suboksipital kas grubundaki disfonksiyonun üst servikal biyomekaniği nasıl değiştirdiğini incelemiştir[5] . Bu simülasyonda, C0–C3 segmentini çevreleyen derin kaslardahipertoni(aşırı gerginlik) veyadengesizlikoluşturulduğunda atlas-aksis lateral ekleminde (atlantoaksiyal eklem) ve C2–C3 intervertebral diskinde stres dağılımının belirgin biçimde arttığı görülmüştür .[6] Özellikle atlas ile aksis arasındaki eklemde (LAAJ) anormal yüklenme, hipertonik kas durumunda normal modele kıyasla yüksek bulunmuştur. Buna karşılık, dens ekseni ile atlas arasındaki eklemde (atlanto-odontoid eklem) aşırı bir stres artışı saptanmamıştır . Bu sonuç, atlas/aksis kompleksindeki kas fonksiyon bozukluklarının eklem yüzeylerine binen kuvvetleri artırarak servikal segmenti biyomekanik olarak zorladığını göstermektedir.[7]

Kas dengesizliği ve üst servikal instabilite

Üst boyun kaslarının düzgün çalışmaması, atlas ve aksis arasındaki hareketin kontrolsüz kalmasına yol açabilir. Nitekim literatürde, suboksipital kaslarda kronik gerilim veya gevşeklik dengesizliği olduğunda atlantoaksiyal eklem hareketlerinde asimetri ve mikro-instabilite gelişebileceği bildirilmektedir . Örneğin, C1–C2 segmentini stabilize edenm. obliquus capitis inferior,m. rectus capitis posterior majorgibi kasların bir taraflı gerginliği, atlas’ın rotasyon hareketlerinde dengesizliğe yol açabilir. Bu tür dengesizliklerin uzun vadede üst servikal eklem dejenerasyonuna ve servikojenik ağrılara katkı sağlayabileceği belirtilmiştir . Dolayısıyla, atlas ve aksisin düzgün hizalanması ve hareketi, çevreleyen kasların simetrik ve uyumlu çalışmasına bağlıdır.

Atlas hizalanması ve nörolojik/vasküler etkiler

Üst servikal bölgenin (C0–C2) normal diziliminin bozulması, sadece mekanik değil nörolojik sonuçlar da doğurabilir. Atlas vertebrasınınsubluksasyonuveya hatalı hizalanmasının, omurilik üst kısmında ve beyin sapında baskı oluşturarak nöral iletimi sekteye uğratabileceği öne sürülmüştür . [8] Medulla oblongata düzeyindeki kardiyorespiratuar ve vasküler çekirdeklerin atlas pozisyonundan etkilenebileceği, sonuçta otonom sinir sistemi fonksiyonlarının da bozulabileceği düşünülmektedir . [8] Bu teoriyi klinik olarak değerlendiren 2015 tarihlipilot bir çalışma, atlas hizalamasının düzeltilmesinin migren hastalarındaki semptomları nasıl etkilediğini gözlemlemiştir.Üst servikal kiropraktik düzeltmeuygulanan hastalarda 8 haftalık takip sonunda migren baş ağrısı sıklığında belirgin azalma ve yaşam kalitesinde artış saptanmıştır . Hastaların baş ağrısı günleri azalırken, fonksiyonel skorlarında klinik olarak anlamlı iyileşme görülmüştür . Araştırmacılar, atlas’ın doğru hizalanmasının kafa içi basınç regülasyonunu iyileştirebileceğini (ölçülenintrakraniyal komplians indeksindeartış trendi ile) ve beyin sapı nükleusları üzerindeki olası baskıyı azalttığını ifade etmektedir . Sonuç olarak, atlas ve aksis vertebralarının konumu ile boyun kaslarının durumu arasında çift yönlü bir ilişki vardır: Kasların anormal gerilim durumu atlas-aksis eklemlerine olumsuz yük bindirirken, üst servikal iskeletin hizasızlığı da nöromüsküler kontrolü ve dolaşımı etkileyebilir.

3. Boyun Kaslarının Arteriyel Dolaşıma Etkisi

Boyun kasları ve serebral dolaşım

Boyun kas aktiviteleri ve baş pozisyonları, vertebral ve karotis arterler gibi ana boyun damarlarındaki kan akımını teorik olarak etkileyebilir. Ancak güncel kanıtlar, normal şartlar altında bu etkinin sınırlı olduğunu göstermektedir. 2019 yılında yayınlanan sistematik bir derleme, farklı kafa-boyun pozisyonlarında (örneğin maksimal rotasyon, ekstansiyon gibi) beyin besleyici arterlerdeki hemodinamik değişimleri inceleyen 31 çalışmanın sonuçlarını bir araya getirmiştir. Bu derlemeye göre, katılımcıların çoğunda çeşitli servikal pozisyonlarvertebral arterveyaa. carotis internakan akım hızında anlamlı bir değişiklik yaratmamaktadır . [9]Örneğin 16 çalışmada başın tam dönüş pozisyonunda vertebral arter akımı önemli ölçüde değişmezken, 8 çalışmada yalnızcaaşırı rotasyondurumunda vertebral arter akımında hafif bir azalma saptanmıştır [10]. Benzer şekilde, ekstansiyon ile rotasyonun kombine edildiği uç pozisyonlarda vertebral ve karotis arter akımında düşüş bildiren birkaç çalışma mevcuttur. Bununla birlikte genel olarak derleme, “kraniyoservikal pozisyonlamanın kan akımını daha önce varsayıldığı kadar etkilemediği” sonucuna varmıştır . Yani normal bireylerde günlük boyun hareketleri, serebral dolaşımı çoğunlukla kesintiye uğratmaz. Bu bulgu, klinikte boyun manipülasyonlarının vasküler risklerinin düşük ancak dikkat gerektirdiğine işaret etmektedir.

Thoracic Outlet Sendromu (TOS) ve arteriyel sıkışmalar

Öte yandan, boyun kaslarının anatomik varyasyonları veya patolojik hipertrofisi, belirli damarlardabası sendromlarınayol açabilir. Özelliklea. subclaviaveplexus brachialis’in geçtiğitorkas çıkış bölgesinde (thoracic outlet) ön skalen kasın anormallikleri,arteriyel TOS (Thoracic Outlet Sendromu)olarak bilinen tabloya neden olabilir. Nadir bir kadavra olgusunda,m. scalenus anterior’un aşırı gelişmiş ve liflerinin arasında subklavyen arterin seyrettiği görülmüştür . [11] Bu tip anatomik varyasyonlarda veya bir aksesuar kas demeti varlığında, subklavyen arter kas tarafından sıkıştırılarak kolda iskemik belirtilere ve emboli riskine yol açabilmektedir [12]. Literatürde boyun kaslarının ve birinci kosta/klavikula yapısının birlikte damarlara dar bir geçit oluşturduğu, bu nedenle tekrarlayan kol ağrısı, soğukluk, nabız zayıflaması gibi bulgularla gelen genç hastalarda arteriyel TOS’un akılda tutulması önerilmektedir. Bu durum, boyun kaslarının dolaşımdaki dolaylı etkisine güzel bir örnektir.

Vertebral arter sıkışması: Bow Hunter sendromu

Bazı ekstrem boyun hareketleri, yapısal bir yatkınlık varsa arteriyel akımı ciddi kesintiye uğratabilir. Örneğin, başın aşırı yana döndüğü pozisyonlardaa. vertebralisin atlas civarında gerilip sıkışması sonucu ortaya çıkanBow Hunter sendromuliteratürde tanımlanmıştır. Bu nadir durumda, rotasyona bağlı vertebrobaziler yetmezlik tablosu gelişir; hasta başını belirli bir tarafa çevirdiğinde göz kararması, baş dönmesi, dengesizlik hatta bayılma ortaya çıkabilir . Bow Hunter sendromu, genellikle arterin seyrini daraltan osteofit, anormal bir bant veya kas basısı gibi lokal bir patoloji zemininde meydana gelir . Ayrıca, ileri derecedeileri kafa pozisyonu(örneğin sürekli öne eğik duruş) vertebral arter akımını azaltarak kronik dengesizlik şikâyetlerine katkı sağlayabilir; ancak bu tip vakalar seyrektir. Özetle, boyun kaslarının arteriyel dolaşıma etkisi çoğu insanda minimal olmakla birlikte,anatomik bozukluklarveyaaşırı boyun pozisyonlarımevcutsa bölgesel damar kompresyonları meydana gelebilir. Bu nedenle, özellikle servikal bölgede ateroskleroz veya anatomik risk faktörü olan hastalarda, boyun manipülasyonları ve egzersizleri sırasında vasküler yapılar göz önünde bulundurulmalıdır. Buda Boyun ve kulak çınlaması ilişkisi için önemlidir.

4. Servikal Sinirler, Dolaşım ve Kulak Çınlaması Bağlantısı

Somatosensoriyel tinnitus ve trigeminosevikal kompleks

İç kulaktaki primer patolojiler dışında, boyun ve çene gibi somatik yapılar da tinnitus (kulak çınlaması) oluşumuna katkı sağlayabilir. 2024 tarihli açık erişimli bir derleme,servikojenik somatik tinnitus (CST)kavramını ayrıntılı olarak incelemiştir. CST, servikal omurgadan gelen anormal duyusal girdilerin merkezi işitme yollarını etkilemesiyle ortaya çıkan bir tinnitus alt türüdür [13]. Boyun kireçlenmeleri, disk dejenerasyonları,whiplashtravmaları veya kronik boyun kas spazmları gibi durumların sıklıkla CST ile ilişkili olduğu belirtilmektedir . [14]Bu durumda patofizyoloji, boyundan gelen duyusal bilgilerin beyin sapındakidorsal kohlear çekirdeküzerinde yarattığı plastisite ve aşırı uyarılmadır . Normalde ses sinyallerini işleyen dorsal kohlear nükleus, servikal sinirlerden veya trigeminal sinirden gelensomatosensoriyel inputile modüle olabilir. Boyun kasları veya eklemlerinden gelen sürekli anormal sinyaller, bu nükleustaki nöronların aşırı eksitabilitesine ve sinaptik yeniden yapılanmaya yol açarak tinnitus algısına neden olur . Nitekim klinikte birçok tinnitus hastası, boyun hareketleri veya kas gerginliği ile çınlamanın değişebildiğini bildirmektedir. CST tanısında, hastanın öyküsünde boyun kaynaklı yakınmaların varlığı, fizik muayenede boyun hareketleriyle tetiklenebilen tinnitus özellikleri önemli ipuçlarıdır. Bu tür vakalarda fizik tedavi, manuel terapi, kuru iğneleme gibi yöntemlerle boyun kaslarının tedavisinin tinnitus şiddetini azaltabildiği bildirilmiştir. Sonuç olarak, kranial sinir yolları ile servikal duysal yolların etkileşimi (örn. trigeminosevikal kompleks), tinnitus patogenezinde rol oynayabilmektedir.

Servikal sempatik ganglion ve tinnitus ilişkisi

Otonom sinir sisteminin boyun yapıları üzerinden kulak fonksiyonlarını etkileyebileceğine dair veriler de mevcuttur. Özellikleservikal üst ganglion(ganglion cervicale superius), baş-boyun bölgesinin sempatik innervasyonunun ana merkezidir ve iç kulak kan akımı ile duyusal sinyallerin modülasyonunda dolaylı rolü olabileceği düşünülmüştür. Dirençli kulak çınlaması hastalarında servikal sempatik blokaj uygulamaları ile ilgili dikkat çekici sonuçlar vardır. 2016 yılında 366 hasta üzerinde yapılan geniş bir klinik çalışmada,üst servikal sempatik ganglionun radyofrekans lezyonuuygulanmıştır. Yedi hafta sonraki kontrollerde bu girişimin uygulandığı hastaların %64’ünde tinnitus yakınmasında belirginazalma (semptomatik rahatlama)sağlandığı rapor edilmiştir .[15] Daha da önemlisi, iki yıl sonrasında takip edilen olgularda bu hastaların yaklaşık %40’ında tinnitus rahatlamasının kalıcı olduğu görülmüştür . Bu bulgular, servikal sempatik zincirin blokajının/harabiyetinin, özellikle konvansiyonel tedavilere yanıt vermeyen tinnitus hastalarında yararlı olabileceğini göstermektedir. Mekanizma tam olarak anlaşılamamış olsa da, sempatik aktivitenin azalmasıyla iç kulak kan akımının dengelendiği veya anormal nörotransmitter salınımının azaldığı düşünülmektedir. Nitekim sempatik hiperaktivitenin iç kulakta“işitme eşiği değişikliklerine”ve çınlamaya katkı sunabileceği deneysel çalışmalarda da ileri sürülmüştür. Bu doğrultuda, üstün servikal ganglion blokajı veya stellat ganglion blokajı gibi işlemler, seçilmiş tinnitus hastalarında alternatif bir tedavi yaklaşımı olarak Boyun ve kulak çınlaması ilişkisi araştırılmaya değerdir

Arteryel (pulsatil) tinnitus ve vasküler bozukluklar

Tinnitus, bazen kulakta nabızla senkronize duyulan birvuruntuşeklinde olabilir ki bu durumda altta yatan bir damar patolojisi akla gelir.Pulsatil tinnitusolarak adlandırılan bu durumda kranial arteriyel veya venöz dolaşımdaki anormallikler sesin kaynağıdır. 2022 tarihli bir derlemede pulsatil tinnitus nedenleriyapısal,metabolikvevaskülerolarak sınıflandırılmıştır .[16] Yapısal nedenler arasında orta kulak tümörleri (glomus tümörleri) veya temporal kemik anomalileri sayılırken, metabolik nedenler arasında yüksek debili kalp yetmezliği, tirotoksikoz veya bazı ilaçlar yer alır .Vasküler nedenlerise pulsatil tinnitus vakalarının önemli bir kısmını oluşturur; bunlar içindeidiyopatik intrakraniyal hipertansiyon(psödotümör serebri) vedural arteriyovenöz fistülleröne çıkan iki sebeptir . İintrakraniyal basıncın yükselmesiyle veya dural sinüslerde oluşan anormal damar bağlantılarıyla, hastalar nabız atımlarını kulağında işitir hale gelebilir. Ayrıcadiseksiyonlar,karotis darlıklarıveyavenöz hipertansiyonda pulsatil çınlamaya yol açabilir. Bu tür vasküler kaynaklı tinnitus, altta yatan ciddi bir patolojinin habercisi olabileceğinden (örneğin dural fistülde kanama riski, intrakraniyal hipertansiyonda görme kaybı riski gibi) mutlaka araştırılmalıdır. Manyetik rezonans anjiyografi ve DSA (dijital substraksiyon anjiyografi) gibi tetkiklerle neden saptanıp, gerekirse girişimsel tedaviler uygulanır. Sonuç olarak, Boyun ve kulak çınlaması ilişkisi arterial dolaşımdaki bozukluklar kulakta işitsel bir algıya dönüşerek tinnitus yaratabilir; bu yüzden pulsatil (nabızla uyumlu) karakterdeki çınlamalarda vasküler değerlendirme kritik önemdedir.

Lenfatik dolaşım ve iç kulak basıncı (Ménière Hastalığı)

İç kulak sıvı dinamiklerinin bozulması, hem işitme hem denge fonksiyonlarını etkileyerek tinnitus sebebi olabilir.Ménière hastalığı, iç kulaktakiendolenfatik hidropsile karakterize olup klasik olarak vertigo, dalgalı işitme kaybı, kulakta basınç (dolgunluk) hissi ve tinnitus atakları ile seyreder . [17]Endolenfatik hidrops, iç kulak labirentinde endolenf sıvısının artmasıyla oluşan basınç yükselmesidir. Boyun ve kulak çınlaması ilişkisi için Bu basınç, koklea ve vestibüler yapıları etkileyerek dönemsel olarak kulak çınlaması ve uğultuya yol açar. Hidrops atağı sırasında hastalar kulağında dolgunluk ve işitme azlığı ile birlikte şiddetli çınlama tariflerler; atak geçince belirtiler kısmen düzelebilir. Ménière hastalığında lenfatik drenaj bozukluğu, viral enfeksiyonlar, otoimmün mekanizmalar veya kanal membranlarında rüptür gibi pek çok olası sebep tartışılsa da tam neden anlaşılamamıştır.Endolenfatik keseyi hedef alan ameliyatlar veya diüretik tedaviler, bu hastalarda çınlamayı azaltmada kısmen başarılı olmuştur. Öte yandan, klasik lenfatik sistem (örneğin boyun lenf düğümleri, tuba Eustachii etrafındaki lenfatik drenaj) ile tinnitus ilişkisi konusunda net bir veri yoktur; burada kastedilen daha çok iç kulak sıvılarının (endolenf/perilenf) dengesidir. Ayrıca kronik orta kulak iltihaplarında östaki tüpü disfonksiyonu ve orta kulakta sıvı birikimi de iletim tipi işitme kaybına ve beraberinde uğultu/tinnitus şikâyetine neden olabilir. Sonuç olarak, “lenfatik dolaşım” bozukluğu ifadesi, iç kulak sıvı dinamiklerindeki aksamaları da kapsayacak şekilde, tinnitusun patogenezinde rol oynayabilecek bir faktördür. Özellikle Ménière gibi durumlarda iç kulak sıvı basıncını hedef alan tedavilerle çınlamanın kontrol altına alınabildiği bilinmektedir

Sonuç ve Özet

Sonuç olarak, Boyun ve kulak çınlaması ilişkisi, derin boyun kasları, servikal omurga hizalanması, sinir sisteminin modülasyonu ve dolaşım sisteminin iç kulak üzerindeki etkileri, kulak çınlamasının nörolojik ve vasküler bir boyuta sahip olduğunu göstermektedir.

Özellikletrigeminal sistem, servikal ganglionlar, vertebral arter ve sempatik sinir sistemigibi yapılar, tinnitusun şiddetini artırabilecek mekanizmalarla ilişkilendirilmiştir.

Bu bilgiler ışığında,fizik tedavi, manuel terapi, postür düzenlemesi, servikal bölgeye yönelik egzersizler ve otonom sinir sistemi dengeleyici teknikler, tinnitusun yönetiminde tamamlayıcı bir rol oynayabilir.

Kaynakça

  • 1:Chua NH, Suijlekom HV, Wilder-Smith OH, Vissers KC. Understanding cervicogenic headache. Anesth Pain Med. 2012 Summer;2(1):3-4. doi: 10.5812/aapm.3904. Epub 2012 Jul 10. PMID: 24223325; PMCID: PMC3821111.
  • 2: Chua NH, Suijlekom HV, Wilder-Smith OH, Vissers KC. Understanding cervicogenic headache. Anesth Pain Med. 2012 Summer;2(1):3-4. doi: 10.5812/aapm.3904. Epub 2012 Jul 10. PMID: 24223325; PMCID: PMC3821111.
  • 3: YH. Suboksipital Kaslar, İleri Baş Duruşu ve Servikojenik Baş Dönmesi. Tıp (Kaunas). 5 Aralık 2022;58(12):1791. doi: 10.3390/medicina58121791. PMID: 36556992; PMCID: PMC9786116.
  • 4:
  • Libreros-Jiménez, H.M.; Manzo, J.; Rojas-Durán, F.; Aranda-Abreu, G.E.; García-Hernández, L.I.; Coria-Ávila, G.A.; Herrera-Covarrubias, D.; Pérez-Estudillo, C.A.; Toledo-Cárdenas, M.R.; Hernández-Aguilar, M.E. On the Cranial Nerves.NeuroSci2024,5, 8-38. https://doi.org/10.3390/neurosci5010002
  • 5: Li R, Liu Y, Zhang Y, Yang C, Zhang Z, Huang J. The effect of suboccipital muscle dysfunction on the biomechanics of the upper cervical spine: a study based on finite element analysis. BMC Musculoskelet Disord. 2024 May 21;25(1):400. doi: 10.1186/s12891-024-07401-5. PMID: 38773411; PMCID: PMC11110322.
  • 6: Li R, Liu Y, Zhang Y, Yang C, Zhang Z, Huang J. The effect of suboccipital muscle dysfunction on the biomechanics of the upper cervical spine: a study based on finite element analysis. BMC Musculoskelet Disord. 2024 May 21;25(1):400. doi: 10.1186/s12891-024-07401-5. PMID: 38773411; PMCID: PMC11110322.
  • 8: Woodfield HC 3rd, Hasick DG, Becker WJ, Rose MS, Scott JN. Effect of Atlas Vertebrae Realignment in Subjects with Migraine: An Observational Pilot Study. Biomed Res Int. 2015;2015:630472. doi: 10.1155/2015/630472. Epub 2015 Dec 10. PMID: 26783523; PMCID: PMC4689902.
  • 9: Kranenburg HAR, Tyer R, Schmitt M, Luijckx GJ, van der Schans C, Hutting N, Kerry R. Effects of Head and Neck Positions on Blood Flow in the Vertebral, Internal Carotid, and Intracranial Arteries: A Systematic Review. J Orthop Sports Phys Ther. 2019 Oct;49(10):688-697. doi: 10.2519/jospt.2019.8578. Epub 2019 Jul 5. PMID: 31276624.
  • 10: Kranenburg HAR, Tyer R, Schmitt M, Luijckx GJ, van der Schans C, Hutting N, Kerry R. Effects of Head and Neck Positions on Blood Flow in the Vertebral, Internal Carotid, and Intracranial Arteries: A Systematic Review. J Orthop Sports Phys Ther. 2019 Oct;49(10):688-697. doi: 10.2519/jospt.2019.8578. Epub 2019 Jul 5. PMID: 31276624.
  • 11: Tsakotos G, Karampelias V, Chatziandreou I, Philippou D, Totlis T, Piagkou M. A Hypertrophic Anterior Scalene Muscle and the Passage of a Subclavian Artery Through its Fibres: The Location of Possible Entrapment. Acta Med Acad. 2022 Dec;51(3):212-216. doi: 10.5644/ama2006-124.391. Epub 2022 Sep 15. PMID: 36799314; PMCID: PMC10116174.
  • 12: Tsakotos G, Karampelias V, Chatziandreou I, Philippou D, Totlis T, Piagkou M. A Hypertrophic Anterior Scalene Muscle and the Passage of a Subclavian Artery Through its Fibres: The Location of Possible Entrapment. Acta Med Acad. 2022 Dec;51(3):212-216. doi: 10.5644/ama2006-124.391. Epub 2022 Sep 15. PMID: 36799314; PMCID: PMC10116174.
  • 13: Wadhwa S, Jain S, Patil N, Jungade S. Servikojenik Somatik Kulak Çınlaması: Otolojik Olmayan Nedenleri Araştıran Anlatısal Bir Inceleme. Cureus. 2024 Temmuz 26;16(7):e65476. doi: 10.7759/cureus.65476. PMID: 39188460; PMCID: PMC11346753.
  • 14: Wadhwa S, Jain S, Patil N, Jungade S. Servikojenik Somatik Kulak Çınlaması: Otolojik Olmayan Nedenleri Araştıran Anlatısal Bir Inceleme. Cureus. 2024 Temmuz 26;16(7):e65476. doi: 10.7759/cureus.65476. PMID: 39188460; PMCID: PMC11346753.
  • 15: Koning HM, Dyrbye BA, van Hemert FJ. Percutaneous Radiofrequency Lesion of the Superior Cervical Sympathetic Ganglion in Patients with Tinnitus. Pain Pract. 2016 Nov;16(8):994-1000. doi: 10.1111/papr.12348. Epub 2015 Aug 27. PMID: 26311111.
  • 16: Narsinh KH, Hui F, Saloner D, Tu-Chan A, Sharon J, Rauschecker AM, Safoora F, Shah V, Meisel K, Amans MR. Diagnostic Approach to Pulsatile Tinnitus: A Narrative Review. JAMA Otolaryngol Head Neck Surg. 2022 May 1;148(5):476-483. doi: 10.1001/jamaoto.2021.4470. PMID: 35201283.
  • 17:https://www.frontiersin.org/journals/neurology/articles/10.3389/fneur.2022.937703/full

Kulak Çınlamasında Fizik Tedavi

Boyun Düzleşmesi Tedavisi

kulak-cinlamasi-nasil-gecer/

dis-sikma-bruksizm/

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

  1. 1ee4560968e8f0c381f463f92b649274

    L5 vertebra sakralizasyonu doğumsal bir durum olup, belin en altındaki (L5) omurun kısmen veya tamamen sakruma (kuyruk sokumu kemiğine) kaynaması…

  2. 1ee4560968e8f0c381f463f92b649274
  3. F08ef915ce7ec3f74934ae1f8d51f671

Son yazılar..

Hemen Ara